Ben eşim ve kızımla birlikte geçen yıl tatilimizi geçirmek üzere alibey cluba gittik ancak vefat nedeniyle erken ayrılmak zorunda kaldık. kaldığımız kısa süre içinde beğendiğimiz için aralık ayında bu yılki rezervasyonumuzu yaptık. bu yıl 1015 temmuz tarihleri aralığında 2926 nolu odada tatilimizi yaparak ankaraya döndük. otel ile ilgili görüşlerim söyle;reception pazarcı mantığıyla çalışıyor ve konusuna hakim değil. şöyleki; oda tahsisinde müşteri özelliklerini düşünmedikleri gibi pazarcı mantığıyla tahsis ettikleri odanın dolumu boşmu olduğunu bilmeyip, dolu odaya boş diye tamirci gönderebiliyor. hatta bir bloğu bile yok sayıp çekilişe esas anket formlarının gönderilmediğini çekiliş anında öğreniyorsunuz. sonradan öğrendiğimize göre bazı odalar yenilenmiş, bazıları yenilenmemiş. receptiondakiler bu konuda hiçbir açıklama yapmadan aylarca kullanılmamış odaya bizi gönderdiler. girişte 3 tane plaj havlusu kartı verdiler. aman ha bunları kaybetmeyin yoksa kart başına 10 euro nuzu alırız. diye kağıt imzalattılar. odaya gittik odada 4 tane plaj havlusu var. bundan haberleri dahi yok. çıkışta 3 yerine 7 kart iade ettik. bu sezon kart uygulamasına geçtiklerini söylediler, demekki 26 nolu odanın sezonunu biz açtık. temmuz ayında.oda dersen tam bir rezalet, biz girdik örümcekler rahatsız oldu ağlarını bırakıp bizim yataklarda dolaşmaya başladılar. 5 gün boyunca oda ve balkonlardaki örümcek ve ağlarını temizledik. banyonun gideri yok, yani banyoyu yıkayamazsınız. kasa bozuk, cüzdanlarımızı ve takılarımızı arabamızın torpido gözüne koyduk. telefon çalışmıyor, reception ile irtibatı cep telefonuyla sağlıyorsunuz.odamızın bulunduğu 29 nolu binanın girişinde bir dolap var. dolabın içi haftalardır beklide aylardır bekleyen tabak, bardak, şişe ve yemek kalıntıları ile dolu öyleki tabakların içinde küf oluşmuş ve dolabın içinde kurtcuklar dolaşmaktadır. bu konu yetkililere iletildiğinde o gün tabak,bardak ve şişeler alındı ancak tabakların içindekiler dolabın içine boşaltılarak alındı. yani bina sakinleri girişteki o kokudan mahrum bırakılmadı.yiyecek içecek konusuna gelirsek; şayet türk seniz bu bizden ne yaparsak, ne verirsek katlanmak ve kabul etmek zorundadır. muamelesi görürsünüz. aslında personelin yüzde doksanı iyi, ancak yüzde onluk kısımın hal ve hareketleri doksanlık kısmı perdeliyor. özellikle barlarda çalışanlar. eşim park havuz başındaki bardan bir fincan çay aldı. birkaç yudum aldıktan sonra fincanın içindeki rezaleti gördü. parmakla dahi çıkmayan kurumuş bir kirle kaplıydı fincanın içi. çayı verene niye böyle yaptığını sorduğunda, son derece lakayt ve önemsemez bir tavırla kusura bakmayın deyip yenisini verdi.bir fincana demlikten çay koyarken fincana bakmamak mümkün olmadığına göre demekki bile bile göre göre vermiş o iğrenç fincanı. işte yüzde onun içinde bu ve bunun gibiler var. ayrıca bazı garsonlar ve barmenler sizin siparişinizi getirmeyip, yabancılara siparişi dışındaki mamulleride hatırlatarak denemesini sağlıyorlar. tabiki büyük çoğunluğu çöpe gidiyor. israf oldukça fazla , ben bir şişe içkinin lavaboya döküldüğünü gördüm. yine siparişi yanlış anlayıp doldurduğu biraların lavaboya döküldüğünü defalarca gördüm. saat 23.00 de iki turistin masasında 28 içki bardağı saydım. o bardaklar masadan alınmadığına göre yabancı kardeşlerimiz skor yapıyorlardı herhalde, bizim yalaka elemanlarda katkı sağlıyordu.gelelim restaurant lara julyen doğranmış et yemeğinden yaklaşık 30 cm. uzunluğunda kıl çıktı. genel manzarayı gördüğüm için ve gelecek cevabı bildiğim için bu konuyu kimseye iletmedim değiştirerek yemeğime devam ettim. sahil restaurant da tatlı yememeye çalışın zira tatlılar sanki arı kovanının yanında ve arılar tatlıları sizinle paylaşmak istemiyor. bunlara rağmen yemeklerin lezzeti, çeşitliliği güzel, kırmızı ve beyaz et dengesi oldukça iyi.deniz dört metre sonra derinleşiyor. sığ da oyalanmak isteyenler için yeterli mesafe var. kumu güzel, yeterli şezlong ve şemsiye var. havuzlar yeterli, güzel ve hijyenik, ancak müşteri ve çocuklarının özellikle turist çocuklarının saygısız davranışları var. tabi bu kadar yüz verirseniz vettürk müşteriyi dışlarsanız onlarda bir gün gelir tepenize yaparlar. kaydıraklar yeterli, güvenli ve çeşitli.animasyona gelirsek; biz kaldığımız süre içinde akşam animasyon yapan bir animatöre rastlamadık. tesis bu işi taşerona vermiş galiba. bir gün hokkabaz, bir gün döğüş sporcuları, bir gün sadece kalçalarını sallayan grubu, bir gün m.jaksonun garip hareketlerini yapan grubu ve son günde gala gecesi adı altında milleti uyutan bir grub getirdiler. zaten bu aktivitelerde azami 45 dakika sürmektedir. millet animasyon seyredeceğim diye 1,5 saat sahnenin önünde lamba şişesi gibi dizilip bekliyor. 21.30 da başlıyor, 22,15 de bitiyor. ama baş animatör galiba, bir bitiş anonsu yapıyorki tüm beklemelere değiyor. anons şöyle evet sayın misafirlerimiz bu akşamki gösterimiz burada sona ermiştir. sanki diğer günler farklıymış gibi. ayrıca havuzda ve çocuklar için yapılan animasyonlarda oldukça zayıf ve basit, bu işleri yapanlarda oldukça isteksiz ve beceriksiz.sonuç olarak, bizde alibey konusu hiç gündeme gelmeyecek şekilde bitmiştir. yukarda yazdığım konuların tamamı kendilerinin yetkili olduğunu belirten 5 kişiye harfiyen müteaddit defalar iletilmiştir.